Âşık Davut Sularî, Memleketi Erzincan’da Saygıyla Anıldı

Erzincan’da, Anadolu’nun önemli kültürel miraslarından biri olan Kureyşan Ocağı ve Halk Ozanı Âşık Davut Sularî’nin anısına sempozyum düzenlendi.
Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi (EBYÜ) Erdoğan Büyükkasap Kongre ve Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen sempozyuma; Erzincan Valisi Hamza Aydoğdu, CHP Erzincan Milletvekili Mustafa Sarıgül, Erzincan Belediye Başkanı Bekir Aksun, EBYÜ Rektörü Prof. Dr. Akın Levent, Kültür ve Turizm Bakanlığı Alevi Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanı Esma Ersin, il protokolü, akademisyenler, öğrenciler ve çok sayıda vatandaş katıldı.

Sempozyumda, Kureyşan Ocağı’nın tarihî ve kültürel mirası ile Âşık Davut Sularî’nin Anadolu kültüründeki yeri üzerine çeşitli sunumlar ve paneller düzenlendi. Katılımcılar, yerel kültürün korunması, inanç temelli kardeşlik anlayışının güçlendirilmesi ve Alevi-Bektaşi geleneğinin evrensel değerleri üzerine görüşlerini paylaştı.

“Bir ozan unutulursa, halkın hafızası eksilir”

Programın açılışında konuşan EBYÜ Rektörü Prof. Dr. Akın Levent, Âşık Davut Sularî’nin sadece bir halk ozanı değil, aynı zamanda bir “kültür taşıyıcısı ve gönül eri” olduğunu belirtti.
Levent, “Sularî, sazıyla sözünü halkın dili yapmış, birlik ve beraberliği türkülerinde işlemiştir. Onu anmak, aslında bir milletin hafızasını yaşatmaktır. Bizler, Davut Sularî’nin sesini, nefesini ve mirasını yaşatmaya kararlıyız,” ifadelerini kullandı.

Başkan Aksun: “Onun sesinden daha yüksek bir ses çıkartamayız”

Erzincan Belediye Başkanı Bekir Aksun, Âşık Davut Sularî’nin manevi büyüklüğüne vurgu yaparak, “Bulunduğumuz bu atmosferde herkesin sesi kısılmış durumda, çünkü Davut Sularî’nin sesinden daha yüksek bir ses çıkartma şansımız yok. Bu toprakların sesi, sözü ve nefesi olan büyük ustayı rahmetle anıyorum,” dedi.

Esma Ersin: “Kureyşan Ocağı, sevgi ve adaletin sesi olmuştur”

Kültür ve Turizm Bakanlığı Alevi Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanı Esma Ersin, Kureyşan Ocağı’nın yüzyıllardır Anadolu’da sevgi, adalet ve hakikat yolunu temsil ettiğini belirterek şu ifadeleri kullandı:
“Kureyşan Ocağı, ‘el ele, el hakka’ düsturuyla birliğin ve kardeşliğin sembolüdür. Âşık Davut Sularî de bu silsilenin irfanı bir sesi olarak halkın diliyle hakikati söylemiştir. Bu sempozyum, sadece bir anma değil, Alevi ocak sisteminin ilim, kültür ve sanatla yoğrulması bakımından önemli bir buluşmadır.”

Milletvekili Sarıgül: “Camimiz de bizim, cemevimiz de bizim”

CHP Erzincan Milletvekili Mustafa Sarıgül ise konuşmasında birlik ve kardeşlik mesajları vererek, “Camilerimiz de bizim, cemevlerimiz de bizim. Ramazan ayı da bizim, Muharrem ayı da bizim. Düşmanınızın bile insan olduğunu unutmayın. Bizim ötekimiz yok. Osmanlı da bizim, Cumhuriyet de bizim. Alparslan da bizim, Atatürk de bizim,” dedi.
Sarıgül, kültürel ve manevi değerlerin korunmasının millet olmanın en önemli unsuru olduğunu ifade etti.

Vali Aydoğdu: “Biriz, beraberiz, aynı göğün altında kardeşiz”

Sempozyumun kapanış konuşmasını yapan Erzincan Valisi Hamza Aydoğdu, Âşık Davut Sularî’nin, Alevi-Sünni kardeşliğinin en güzel temsilcilerinden biri olduğunu vurguladı.
Vali Aydoğdu konuşmasında şu ifadelere yer verdi:
“Bazı insanlar vardır, sesleri çağları aşar. Davut Sularî, yalnızca bir ozan değil, bir hakikat yolcusudur. Onun türkülerinde ayrılık değil kavuşmak; kin değil muhabbet vardır. Erzincan, asırlardır Alevi-Sünni beraberliğinin yurdu olmuştur; Sularî de o beraberliğin sazlı, sözlü, gönüllü tercümanıdır. Unutmayalım ki ocaklarımızın irfanı da devletimizin kudreti de milletimizin kardeşliği de hep aynı hakikati söyler: Biriz, beraberiz, aynı göğün altında kardeşiz.”

Aydoğdu, ayrıca sempozyumun düzenlenmesinde emeği geçen tüm kurum ve kişilere teşekkür ederek, bu tür kültürel etkinliklerin toplumsal birliği pekiştirdiğini belirtti.

Türkülerle anıldı

Program, Âşık Davut Sularî’nin unutulmaz türkülerinin seslendirilmesiyle son buldu. Katılımcılar, usta halk ozanının eserleriyle duygulu anlar yaşadı.

Kureyşan Ocağı ve Davut Sularî Hakkında

Kureyşan Ocağı, Anadolu Aleviliği’nin kadim ocaklarından biri olup yüzyıllardır irfan, sevgi ve adalet temelli bir yaşam felsefesini temsil etmektedir.
Âşık Davut Sularî (1925–1985) ise Erzincan’ın Çayırlı ilçesinde doğmuş, “sazıyla sözüyle Anadolu’nun sesi” olarak tanınmış; birlik, sevgi ve kardeşlik temalarını işleyen eserleriyle halk müziğinde derin izler bırakmıştır.